Türkiye’de eğitim sisteminin uzun süredir yön arayışı içinde olduğunu ifade eden Yavuz, özellikle öğrencilerin erken yaşlarda disiplin, denetim ve rehberlikten uzaklaştırılmasının bugün yaşanan problemlerin temel sebeplerinden biri olduğunu savundu. “Öğrenci merkezli eğitim yaklaşımının yanlış yorumlandığını” belirten Yavuz, öğretmenin etkisizleştirildiği, kuralların geri plana itildiği bir anlayışın öğrenciler üzerinde olumsuz sonuçlar doğurduğunu dile getirdi.
Yavuz, sınav odaklı eğitim anlayışının öğrencilerin ilgi, yetenek, sanat ve spor alanlarında gelişimini ikinci plana ittiğini vurgulayarak, mesleki eğitimin bu noktada stratejik bir öneme sahip olduğunu söyledi. Meslek liseleri ve MESEM’lerin gençlerin hayata tutunmasını sağlayan önemli yapılar olduğuna dikkat çeken Yavuz, “Doğru uygulandığında MESEM, hem öğrenciler hem de eğitim sistemi için bir çıkış yoludur” ifadelerini kullandı.
Mesleki eğitimin usta-çırak ilişkisi, yaparak ve yaşayarak öğrenme gibi temel ilkeler üzerine kurulu olduğunu belirten Yavuz, öğrencilerin sadece teorik bilgiyle mezun edilmesinin iş hayatında ciddi sorunlara yol açtığını savundu. “Uygulama olmadan yetişen mezunlar, sahada karşılık bulamıyor” dedi.
MESEM’e yönelik eleştirilerin büyük bölümünün ideolojik yaklaşımlarla yapıldığını öne süren Yavuz, iş kazaları ve güvenlik sorunlarının çözümünün sistemin kapatılması değil, iş yerlerinde denetim ve güvenlik önlemlerinin artırılması olduğunu ifade etti. Trafik kazalarına rağmen yolların kapatılmadığını hatırlatan Yavuz, benzer şekilde mesleki eğitimde yaşanan sorunların da iyileştirmelerle aşılabileceğini belirtti.
Açıklamasında, gençlerin hedefsiz ve boş bırakılmasının daha büyük sosyal problemlere yol açacağına dikkat çeken Yavuz, MESEM’in kapatılması yerine geliştirilmesi gerektiğini vurguladı. “Mesleki eğitim, liselerde yaşanan tıkanıklığın çözüm anahtarlarından biridir” diyen Yavuz, ilgili tüm paydaşları bu yapıyı güçlendirecek adımlar atmaya çağırdı.
SENDİKA BÜLTENİ SAYFASINI