Tüm Bel-Sen İzmir 1 No’lu Şube, İzmir Büyükşehir Belediyesine bağlı İZSU'da kamu emekçilerine yönelik soruşturmalar, mobbing ve görev değişikliklerine karşı basın açıklaması yaptı. Açıklamada sendika yöneticisi Salih Deniz Islakoğlu’na yönelik sürdürülen soruşturmaların da sendikal faaliyete yönelik bir gözdağı olduğu ifade edildi.   

Açıklamaya KESK'e bağlı sendikaların şube başkan ve yöneticileri, Birlik Yerel-Sen temsilcileri, TEKSİF Sendikası yöneticileri ve direnişteki DIGEL işçileri, Emek Partisi İzmir İl Başkanı ve Islakoğlu'nun çalışma arkadaşları katıldı.

Tüm Bel-Sen İzmir 1 No’lu Şube Başkanı Turgut Angün, toplu sözleşme görüşmeleri sürecinde; İzmir Büyükşehir Belediyesi emekçilerinin, kazanılmış haklarını yok sayan bir sözleşme dayatılmasına karşı kitlesel ve kararlı bir mücadele ve dayanışma sergilendiğini, bu dönemde 6’sı üyeleri olmak üzere 7 kamu emekçisinin hukuksuz biçimde açığa alındığını hatırlattı. Bu süreçte, birçok emekçinin görev yerlerinin değiştirildiğini, kimi yönetici pozisyonundaki arkadaşlarının eylemlere katıldıkları gerekçesiyle görevlerinden alındığını sözlerine ekledi.

Angün, son birkaç ayda İzmir Büyükşehir Belediyesi bünyesindeki İZSU Genel Müdürlüğü ve ESHOT Genel Müdürlüğündeki organizasyon şeması değişiklikleri ve görevlendirmelerle kamu emekçilerinin çalışma koşullarının ve kamu hizmetlerinin etkin bir şekilde sunulması sürecinin olumsuz etkilendiğini ifade etti.

MESLEK ONURUNA YAKIŞMAYAN DAVRANIŞLAR

İZSU Torbalı Atıksu Arıtma Tesisi 2. Etabı’nın açılışı sırasında yaşananların anti demokratik işlemler sürecinin son halkası olduğunu söyleyen Angün, “Tesisin yapımında yaklaşık 3,5 yıl görev yapmış yürütme kurulu üyemiz Salih Deniz Islakoğlu, tesisin açılışında aralarında İZSU Genel Müdürü Sayın Gürkan Erdoğan ve Daire Başkanı Sayın Emre Sardoğan’ın olduğu yöneticiler tarafından kullanılan 'Birazdan Cemil Tugay gelecek. Seni görmesin, sen açılış sırasında ofiste otur. Cemil Tugay’a gözükme' şeklinde sözlerle en hafif tabirle meslek onuruna yakışmayan davranışlara maruz kalmıştır" dedi.

"SENDİKAL ÇALIŞMASI ENGELLENMEK İSTENİYOR"

Bunun yanısıra, kontrol mühendisliği görevini yürüttüğü Torbalı Atıksu Arıtma Tesisi ve yapımı devam etmekte olan Ayrancılar-Yazıbaşı Atıksu Arıtma Tesisi işlerinden gerekçe dahi gösterilmeden el çektirildiğini hatırlatan Angün, "Islakoğlu’nun görevden alınmasının esas sebebi, sendika yürütme kurulu üyesi olarak gerçekleştirdiği sendikal çalışma ve faaliyetleri ve bu çalışmalarının engellenmek istenmesidir. Benzer bir tutumu, Salih Deniz ve beraberinde açığa alınan 5 kamu emekçisi arkadaşımızda da yaşadık, bu anti-demokratik ve hukuksuz tutumu asla kabul etmedik" dedi.

"ANTİ-DEMOKRATİK UYGULAMALAR KABUL EDİLEMEZ"

Ne Salih Deniz Islakoğlu’nun ne de herhangi bir sendika yöneticisinin Sn. Tugay ile kişisel bir husumeti olmasının söz konusu olamayacağını vurgulayan Angün, İZSU idaresince bir özür ve yapılan işlemden vazgeçilerek, arkadaşlarının göreve iadesi konusunda adım atılmasını beklediklerini söyledi. Angün, bu yönde adım atılmasını beklerken, sendikal temsil görevi dahilinde sendika adına basına ve kamuoyuna bilgi vermek amacıyla gazetelere demeç veren Salih Deniz Islakoğlu’na sendikal haklar ve ifade özgürlüğü yok sayılarak anti-demokratik bir şekilde bir soruşturma daha açıldığını belirtti. Angün, CHP’li bir belediye tarafından emekçilere yönelen bu türden anti-demokratik uygulamaların kabul edilemeyeceğini vurguladı.

Angün, “İzmir Büyükşehir Belediyesi ve bağlı kuruluşları İZSU ve ESHOT bünyesinde yaşanan bu antidemokratik uygulamalara karşı birlik ve dayanışma içinde olacağımızı ve emek mücadelesini yükselterek sürdüreceğimizi kamuoyuna ilan ediyoruz” dedi.

"DAYANIŞMA İÇERİSİNDEYİZ"

Açıklamada söz alan KESK İzmir Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü BES İzmir Şube Başkanı Deniz Çetin, “Emekçilere baskılar sadece iktidar tarafından değil yerel yönetimler tarafından da artarak devam ediyor. Bu durum antidemokratik uygulamaların bir parçası. Salih Deniz Islakoğlu’nun, baskı ve mobbinge maruz kalan, toplu sözleşme ve sendikal hakkı tanınmayan tüm emekçilerin mücadelesinin yanındayız. KESK İzmir Şubeler Platformu olarak bir an önce Islakoğlu’nun görevine iade edilmesini talep ediyoruz. Hem belediyedeki kamu emekçileri hem de işçilerin üzerindeki baskıların son bulması için mücadelemize devam edeceğiz” diye konuştu.

Tüm Bel-Sen Merkez Yönetim Kurulu Üyesi Bülent Türkmen de asgari ücret, kamu emekçilerine ve emeklilere verilen zamların emekçilere yansımasının 2025 yılını zorlu bir yıl olacağının göstergesi olduğunu söyledi. Türkmen, “Güne Siirt Belediyesine atanan kayyımla uyandık. Bu gidişata bir dur demediğimiz sürece daha fazlasını yaşayacağız” dedi.

"HER TÜRLÜ HUKUKSUZLUĞUN KARŞISINDA OLACAĞIZ"

CHP’nin bir yandan iktidarın hukuksuz kararlarını eleştirirken diğer yandan yerelde iktidar olduğu yerlerde aynı hukuksuz uygulamaları sergilediğini ifade eden Türkmen, “Sadece Deniz arkadaşımıza yönelik değil, TİS sürecinde mücadele veren emekçi arkadaşlarımızın mücadelesini sindirmek için yapılan bir hamledir. Belediyede ayrıca işçiler işten çıkarılıyor. Kendini bu iktidarın yaptıklarına karşı başka bir yerde tutan ve oraya dair bir şey söyleyen ama kendi iktidar oldukları yerlerde aynı şeyi yapan bir yönetimle karşı karşıyayız. Biz her türlü haksızlığa, hukuksuzluğu karşı mücadele etmeye devam edeceğiz” diye konuştu.

Direnişte bulunan TEKSİF üyesi DİGEL İşçisi Oktay Yıldız da, 17 Ocak'ta kendilerine dayatılan sefalet ücretine karşı çıkıp bir saat içinde sendikaya üye olduklarını sendikanın Bakalığa başvurup yetkiyi aldığını dile getirdi. Direnişlerinin 11. günü olduğunu belirten Yıldız, “DIGEL işçileri adına sizlere desteklerimizi sunuyoruz” dedi.

Son olarak söz alan Salih Deniz Islakoğlu ise “Kamucu ve toplumcu bir mühendislik anlayışından vazgeçmeyeceğiz. Grevli ve özgür toplu sözleşme hakkımızdan vazgeçmeyeceğiz. Belediye emekçilerinin çıkar ve hakları için, özgür bir belediyede haklarını alarak günü gününe ödenen ücretler için ve işten atmalara karşı mücadelemizi sürdüreceğiz. Birleşe birleşe kazanacağız. İşçilerden, emekçilerden korkmayı öğrenin, onları karşınıza almayın. Onların birleşik gücü hepinizi yenecek güçte. Haksız yere işten atmalar devam ettikçe İzmir’in her yerini direniş ve eylem alanına çevireceğiz” dedi.