Türk Sağlık-Sen Teşkilat Buluşması, Eğitim ve Değerlendirme Toplantısı Antalya'da gerçekleştiriliyor. Toplantıda konuşan Türkiye Kamu-Sen ve Türk Sağlık-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci önemli konulara değindi. Kamu Çalışanlarının acil çözülmesi gereken sorunlarını gündeme getirdi. Toplantıya 81 ilden tüm il ve ilçe temsilcileri de katıldı.

Toplantıda kamu çalışanlarının sorunları ele alınırken, özellikle TBMM’de olan vergi düzenlemesine değinildi. Çalışanların gelir vergisi kesintilerinde yaşadıkları büyük kayıpların önüne geçilmesi adına hükümet yetkililerinin daha yapıcı çalışmalar yapması gerektiğini vurguladı.

3600 ek gösterge ile ilgili olarak öğretmenlerin, hemşirelerin ve diğer tüm kamu personellerinin bununla ilgili verilen sözlerin tutulmasını beklediklerini hatırlatan Kahveci, TBMM’ye 3600 ek gösterge düzenlemesinin bir an önce getirilmesi gerekliliğini vurguladı. Hali hazırda gerek siyasi partilerin gerekse Türkiye Kamu-Sen’in konuyu TBMM’de gündeme gelmesi adına yoğun çalışmaları olduğunu ve sonuca ulaşmak adına yetkililerin 3600 ek göstergeyi gündeme alması gerekliliğini vurguladı.

5. Dönem Toplu Sözleşme sonucu 2020 ve 2021 yıllarında tüm kamu çalışanları ve emeklilerin büyük kayıplar yaşamaya devam edeceğini belirtti. Toplu sözleşme sonucu yaşanan kayıpların da kapanması adına memur ve emeklisi için ek zam talebinin acilen günceme alınmasını bir kez daha hatırlattı.

KAHVECİ: MEMURLAR YOKSULLUK SINIRININ ALTINDA MAAŞ ALIYOR

Ekim ayı Asgari Geçim sonuçlarını değerlendiren Genel Başkan Önder Kahveci, yeniden değerleme oranının% 22.58 olarak belirlendiği bir ortamda memur maaşına yapılacak olan%4’lük zammın ne denli yetersiz olduğu bu rakamlarla bir kere daha ortaya çıkmıştır açıklamasında bulunmuştu.

Konuyla ilgili açıklamasını sürdüren Kahveci şunları söyledi; 4 kişilik bir ailenin insanca yaşayabilmesi için gerekli olan en düşük harcama tutarı aylık 7 bin liraya dayanmıştır. Ama memur maaşları ortalama olarak bu aylık harcamanın ancak%58’ini karşılayabilmektedir. Dolayısıyla memurların büyük çoğunluğu yoksulluk sınırının altında maaş almaktadır. Ekonomik gerçekler ortada iken, hayallerle maaş belirlemek memur ve emeklilerimizi felakete sürüklemek anlamı taşımaktadır.